Yaman Savaşçılar Ülkesi

Siz “yaman savaşçılarsınız”!

Yüz yıldan beri neler yaşadınız, nelerden geçtiniz dünyanın gözü önünde! Öyle ki, bundan sonra yaşayacağınız hiçbir zulüm sizi yadırgatmayacak, sizi korkutmayacak! Öz kardeşleriniz sizi sattığından ve İslam ümmeti sizi unuttuğundan beri, zaten tek başınıza kalmış ve tek başınıza direnmeyi öğrenmiştiniz!

Bugün de direnin; direnişiniz kıyamete kadar sürse de!

Bir “ültimatom” patlatarak dünyaya; hainlerden, zalimlerden, korkaklardan ve miskinlerden, milliyetleri ve inançları ne olursa olsun “beri” olduğunuzu ilan edin!

Zalimler zalimi İsrail’e karşı “beraet” yürüyüşüne tek başınıza devam edin!

Buna mecbursunuz Ey Gazze halkı!

Direnmeye mecbursunuz!

İlahi taktir eli, bu çağda sizin omuzlarınıza bu sorumluluğu yüklemiştir! Ve tarih, gelecek nesiller için olanları kayda geçirmektedir.

Bundan asla kaçamazsınız!

İsrail’e karşı direnişiniz, sadece müslümanların makus talihini değil; siyonizmin pençesine düşmüş bütün dünya halklarının gidişatını değiştirecektir!..

Siz “yaman savaşçılarsınız”!

Siz bu çağda en güçsüz halinizle donandığınız izzet ve şerefle; ümmetin kırılan gururunu, ümmetin yerle bir olan onurunu, ümmetin yitip giden umudunu temsil ediyorsunuz! Kırılan, yok olan “müslümanların gururunu”, “insanlık onurunu” kurtarmak için, insanlığın terk ettiği “merhametin son kalesini” korumak için direnmelisiniz!  

İsrail’in son teknoloji ürünü yakıcı/yok edici silahlarının, kibir abidesi “demir kubbe”sinin insanlık onurunu temsil eden şanlı kıyamınız karşısında işe yaramadığını bir kere daha gösterdiniz! Bunların işe yaramayacağını yeniden ve yeniden bütün dünyaya göstermek için direnmeye devam etmelisiniz!

Çakma Filistin Devleti’nin çakma lideri Abbas’ın işbirlikçi şebekesine hak ettiği cezayı verebilmek ve en kritik anınızda yaptıkları ihanetin bedelini ödetmek için direnmelisiniz!

İsrail bombardımanı karşısında şimşekten korkan çocuklar gibi battaniye altına sinercesine korkudan sesini çıkarmayan Arap kardeşlerinizin hesabını ahrete bırakmadan, bu dünyada görebilmek için direnmelisiniz!   

Üzerine ölü toprağı saçılmışçasına, korkunç bir uyuşukluk haliyle Gazze’nin ölümünü izleyen İslam ümmetine, Allah adına gereken hesabı sorabilmek için direnmelisiniz!

Siz “yaman savaşçılarsınız”!

Ölümlerin, zulümlerin, her türlü işkencenin, unutuluş ve iftiranın bu yüz yılda dibini buldunuz. Acılarla tarazlanmış bedenleriniz, şehadetle yıkanmış sineleriniz alışıktır direnmeye.

Filistin’e kendini adamış savaşçılar için, kutsal Kudüs uğruna canını seve seve feda eden şehitler için… İzzeddin Kassam, Fethi Şikaki, Abdülaziz Rantisi, Şeyh Ahmed Yasin, Ayat el-Ahras, Mirfat Mesut, Küçük Muhammed, Said Siyam ve daha nice şehitler için direnmelisiniz!

Eğer bugün sizler tuğyana, istikbara, zulme ve küfre karşı direnmezseniz, dünyanın tanıdığı en zalim ve en acımasız kavme karşı direnmezseniz; belki de bütün yeryüzünde direniş şarkıları susacaktır! Belki de bundan böyle, zulme karşı bir daha hiçbir mustazaf başkaldırmayacaktır! Bu yüzden direnişiniz üzerinize bir insanlık borcudur!

Buna mecbursunuz!..

Dünya kamuoyunun artık yenilmez kabul ettiği ABD-İsrail-İngiltere cephesinin ve devasa teknolojik imkânlarla donatılmış zalim ordularının nasıl mağlup edilebileceğini göstermek için direnmelisiniz!

Buna mahkumsunuz!..

Direnin Gazze’nin “yaman savaşçıları” direnin!

Asrın Firavunlarına teslim olmayın sakın!

Bedir’de Rahmet peygamberinin direndiği gibi direnin!

Uhud’da Hz.Hamza’nın direndiği gibi direnin!

Mute’de Hz.Halid’in direndiği gibi direnin!

Kudüs önlerinde büyük komutan Selahaddin’in Haçlılara direndiği gibi direnin!

Ve Kerbela’da Peygamber efendimizin “göz nuru” Hz.Hüseyin’in direndiği gibi direnin!

Ne buyurmuştu şehitler serdarı Hz.Hüseyin; ” Eğer (Yezid’e karşı) gitmezsem ben hayatta kalırım, ama hakikat katlolur. Hakikati ortaya koymak için mücadele azminin ve şuurunun tarihte temsilcisi ve örneği kalmamasından korkarım!”.

Bugün sıra sizde Gazze’nin yiğitleri, bugün sıra sizde!.. 

Yardımcınız ve yegâne sığınağınız yüceler yücesi Allah’tır.

Sizlere İstanbul’dan, Hilafetin diyarı Payitahttan bin selam olsun!..

Münir GÜRSEL